Kendime kızgın bir halde söylenerek yürüyordum. Sonra başımı kaldırıp biraz durdum, sakinleşmek için bir iki cümle kurdum. “Vay be şiir gibi oldu hee” dedim. Şu halde şiirin de tam sırası zaten diye tekrar kendime kızdım. Sonra düşündüm, sahi bir şiir yazmak için en uygun zaman, en uygun yer nedir, hem acaba ilk yazılan şiir nasıldır? Kim, ne yaparken, ne düşündü de şiir yazdı?
Yazılı kaynaklarca bilinen ilk şair “Enheduanna”, Akad Kralı Büyük Sargon’un kızı. M.Ö. 2300’lü yıllarda yaşayan Enheduanna, babası tarafından rahibe olarak kiliseye gönderilmiş ve orada Sümer Aşk Tanrıçası İnnanan için şiirler yazmış. Oldukça uzun ve 50 tabletin bir araya gelmesiyle tamamlanan şiirleri Arkeolog Leonard Woolley 1925 yılında bulmuş. Bu dizeler de, İnnanan için yazılmış olan şiirlerin bir parçaymış;
Hayatım alevler içinde.
O beni dağlardaki böğürtlen dikenlerinde mecbur etti yürümeye.
Sıyırdı başımdan, bir baş rahibeye yaraşan tacı.
Bir hançer ve bir kılıç verdi elime ve dedi:
“Senin için yapıldı bunların ikisi de.
Çevir onları hemen kendi öz bedenine…”
Bir yanıt yazın